Almanca fiil bestärken için çekim çalışma kağıtları ⟨durum pasifi⟩ ⟨Yan cümle⟩

Çalışma kağıtları, fiil bestärken çekimi için derslerde ve bireysel çalışmada kullanılır. Materyaller CC BY-SA 4.0 lisansı kapsamında Açık Eğitim Kaynakları (OER) olarak örneğin derslerde ücretsiz kullanılabilir. Fiil bestärken için çalışma kağıtlarının birçok farklı türü mevcuttur. Bunlar çekim tabloları, bulmacalar ve oyunlardır. Tüm eğitim materyali PDF, görsel ve interaktif tarayıcı sürümü olarak ücretsiz sunulmaktadır. Alıştırmalara ek olarak, sayısız fiil bestärken örneği de fiilin kullanımında yardımcı olur.

Kelime bulmaca

bestärken fiilinin tüm çekimleri için kelime bulmaca


Bu kelime arama bulmacalarıyla Almanca bestärken fiilinin çekimini zorlu bir şekilde öğrenebilirsiniz.

Kelime bulmaca PDF
Almanca fiil bestärken çekimi için kelime bulmacası
Kelime bulmaca PNG
Almanca fiil bestärken çekimi için kelime bulmacası
Kelime bulmaca 

Öğrenme kartları

Tüm fiil çekimleri için flash kartlar, öğrenme kartları, notlar bestärken


Öğrenme kartlarıyla bestärken fiilinin çekimlerini verimli ve esnek bir şekilde öğrenip çalışabilirsiniz. Kartlar PDF olarak yazdırılıp kesilebilir.

Flash kartlar PDF
bestärken fiilinin çekimi için öğrenme kartları
Flash kartlar PNG
bestärken fiilinin çekimi için öğrenme kartları
Öğrenme kartları 

Fiil tablosu

bestärken fiilinin tüm çekim biçimleri için çekim tabloları


bestärken fiilinin tüm çekimlerini açıkça bir tabloda özetleyen fiil tabloları.

Fiil tablosu PDF
bestärken Almanca fiilinin çekimi
Fiil tablosu DOCX
bestärken Almanca fiilinin çekimi
Fiil tablosu PNG
bestärken Almanca fiilinin çekimi
Fiil tabloları

Örnekler

bestärken için örnek cümleler


  • Der Verdacht bestärkte sich in mir. 
    İngilizce The suspicion strengthened within me.
  • Ich bestärkte ihn in seinem Wunsch eine Weltreise zu machen. 
    İngilizce I encouraged him in his desire to travel around the world.
  • Das bestärkt doch nur noch, was wir sowieso schon wissen. 
    İngilizce That only reinforces what we already know.
  • Wir müssen sie jetzt darin bestärken , dass sie völlig richtig gehandelt hat. 
    İngilizce We must now encourage her that she acted completely correctly.
  • Dieser Vorfall bestärkt meine Ablehnung gegenüber diesen Plan. 
    İngilizce This incident reinforces my rejection of this plan.
  • Und die polnischen Medien bestärken die Furcht vor den Alteigentümern. 
    İngilizce And the Polish media reinforce the fear of the old owners.
  • Das Gespräch hat mich darin bestärkt , aus dem Verein auszutreten. 
    İngilizce The conversation strengthened me in my decision to leave the association.

Örnekler 

Yorumlar



Giriş yap